sayokan birliği, sayokan birligi, sayokan, sayokanbirligi, sayokanaltınpark, sayokanturkiye
Haber

SAYOKAN

uygur kardeslerimiz ve bizdeki samimiyet

 







Uygur Kardeşlerimiz ve Bizdeki Samimiyet!


Merhaba ben 15 yaşımdan beri spor ve savaş sanatlarıyla uğraşıyorum. Her geçen zaman içinde kendimi geliştirmek için hala çalışıyorum. Hani öğrenmenin yaşı olmaz denir ya bende bu anlayışla çalışıyorum. Bir taraftan seminerlere katılıyorum, bir taraftan üniversitemizdeki bilim adamlarından ders alıyorum. Bir taraftan da yazarlarımızdan fikir alışverişinde bulunuyorum. Bundan sonra sizlerle her ay bir konuyu paylaşmak için bu köşeyi mesken edindim.

Yazılacak çok konu var ama öncelikle millet olarak içimizi sızlatan Çin’deki soykırım vahşetinden bahsetmek istiyorum. Ordaki Türk kardeşlerimize çok üzülüyorum ve dua etmekten başka çaremiz olmayışı da başka bir üzüntü kaynağımız oluyor. Çin devletinin kardeşlerimize sistemli bir şekilde yaptıkları katliamlar bu son zamanlar da hız kazandı. Doğu Türkistan’ı işgal edip Uygur Türklerini çoluk çocuk demeden katleden zihniyeti lanetliyorum.

Ülkemize gelince herkez bu durumdan rahatsız, rahatsız ama bazıları Çin’in doğu Türkistan bölgesindeki olayları kınıyoruz açıklamalarını çelişkili buluyorum. Vahşeti yapan bu ülkeleri boykot edip mallarını almayalım, hiç bir şey yapamıyorsak ekonomik olarak sarsalım diyorlar. Güzel derler iyi derler, doğrusu da bu değil mi? Ordaki kardeşlerimizi sahiplenmek yardım etmek müslüman bir kardeşin, bir Türk’ün bir milletin görevi değil mi? Ama bu sözleri söyleyen insanlar o ülkenin yada benzeri ülkelerin kültürel, sportif vs.faaliyetlerine sahip çıkarak savunucusu ve uygulayıcısı olarak bi anlamda onlara destek oluyorlar. Bu noktada bu insanların samimiyetlerini sorgulamamız gerekmiyor mu? Ya bu sözleri söylemeyin, yani Çin’in Uygur Türklerine yapılan katliamı kınamayın yada bu ülkelerin kültür elçiliğini yapmayın! Bu gibi insanlar ya neye veya kime hizmet ettiklerini bilmiyorlar ya da bilmezlikten geliyorlar ki bu daha tehlikeli! Bu insanlar iki yüzlü menfaat peşinde koşan, çıkarı uğruna kimliklerini satan yani sözde başka özde başka olan kişiliksiz insanlardır.

Bizler birey olarak savaş sanatlarıyla ilgileniyorsak bu savaş sanatının kökenini ve gerçekte uygulanırlığını araştırıp ona göre hareket etmeliyiz. Yoksa Çin’in, Kore’nin, Japon’un, Amerika’nın savaş sanatlarını öğrenerek ne onların kültür elçisi olalım ne de uygulanırlığı gerçekçi olmayan savaş sanatlarıyla zaman harcayalım.

Türk savaş sanatı Sayokan tam da bu düşünceyle “Yabgu” Nihat Yiğit tarafından 10 yıl araştırılıp 1999 yılında kurulmuştu. Yabgu, Alplık okulumuzun birinci yıl kutlamasındaki konuşmasın da bu konulara dikkat çekerek şunları söylemişti; “Kore, Japonya ve Çin, Türkiye'de uzak doğu sporları dendiği aslında adının savaş sanatı olduğu Karate, Taekwondo, Kung fu vb. savaş sanatlarını uluslararası milli siyasetleri içerisinde lokomotif olarak kullanırlar. Yani kültürlerini dillerini törelerini geleneklerini savaş sanatlarıyla dünyaya pazarlarlar. Bunu yaptıktan sonra kendilerini tanıtırlar ve ülkelerine milyonlarca dolar para kazandırırlar.”

Gelin bir olalım bir olalım ki başka milletlerin hayranı olmayalım, onlar tarihimizde Osmanlının hayranı ve savunucusuydular şimdi de Türkiye’nin savunucusu ve hayranı olsunlar. Taktir ve teveccüh siz Türk milletinindir görüşmek dileğiyle hoşçakalın. 

Not: Çindeki ölen Türk kardeşlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyorum.

MURAT ÇEKİÇ 
3 AĞUSTOS 2009 SAYOKAN - ALTINPARK
 

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol